Sünnet Farz mı?Sünnet, Arapça'da "hitan" olarak adlandırılan, erkeklerde üreme organının uç kısmında bulunan fazla derinin kesilmesi işlemidir. İslamiyet'te önemli bir yer tutan sünnet, Hz. İbrahim'e kadar dayanmaktadır. Erkeklerin sünnetine "hitan", kadınların sünnetine ise "hafd" denir. Arap toplumunda hem erkekler hem de kadınlar sünnet edilirdi. Hz. Adem, Şit, Nuh, Sam, İdris, Musa, Salih, Lut, Yusuf, Şuayb, Yunus, Süleyman, Yahya ve İsa (A.S) gibi peygamberlerin sünnetli olarak doğdukları rivayet edilmektedir. Hz. İbrahim'in sünnet olmasıyla başlayan bu uygulama, İsrailoğulları arasında Tevrat'ın bir hükmü olarak devam etmiştir. Hz. İsa zamanında da bu uygulama devam etmişken, Hristiyanlar zamanla bu adeti terk etmişlerdir. Cahiliye dönemi Araplarında da devam eden bir adet olmuştur. Resulullah Efendimiz (S.A.V)'in de doğuştan sünnetli olduğuna dair rivayetlerin yanı sıra, yedi günlükken dedesi Abdülmuttalib'in bir ziyafet vererek kendisini sünnet ettirdiği de başka bir rivayettir. İslamiyet'te SünnetSünnet olmak, İslamiyet öncesinde bir hijyen ve sağlık tedbiri olarak uygulanmaktaydı. Bu sebeple sünnetin karşılığı olarak "taharet" kelimesi de kullanılır. Hz. İbrahim'in bu adetini Efendimiz Aleyhisselam da devam ettirmiştir ve "sünnet hükümdarı" olarak anılmıştır. Sünnet, İslam'ın ilk müesseselerindendir. Hz. Muhammed (S.A.V) Efendimiz; "Üzerinizdeki (İslam'ın hoşlanmadığı) fazla kılları temizleyin, tıraş edin ve sünnet olun" buyurarak, ileri yaşlarda dahi Müslüman olanlara sünnet olmayı emretmiştir. Sünnet olmak; "Bir canlıya acı çektirmek, ancak o canlıya yarar sağlar ve yarar canlıya çektirilen acıdan fazla olursa caizdir." şer'i kaidesine dayanır. Resulü ZiŞan Efendimiz; "Sünnet, erkeklere sünnet, kadınlar için fazilettir" buyurmuştur. Bununla birlikte sünnet olmak, İmam Ebu Hanife ve İmam Malik'e göre kesinlikle sünnet, İmam Hanbel'e göre erkeğe vacip, kadınlara sünnettir. İmam Şafii bu konuda erkek ile kadın arasında vücub bakımından fark olmadığını belirtmiştir. Sünnet Olmanın Faydaları Nelerdir?
Ünlü bir bilim adamının; "Gelecekte kesinlikle sünnetin başka faydaları da ortaya çıkacaktır" sözü düşünüldüğünde, sünnetin ne kadar faydalı olduğu anlaşılabilir. |
Sünnetin hijyen ve sağlık açısından önemli olduğunu biliyorum, ama sünnetin dinen zorunlu olup olmadığı konusunda kafam karışık. İmam Ebu Hanife ve İmam Malik'e göre sünnet, İmam Hanbel'e göre vacip, İmam Şafii'ye göre ise erkek ve kadın için aynı şekilde zorunlu. Bu farklı yorumlar hakkında daha fazla bilgi verebilir misiniz?
Cevap yazÖzgülay, sünnet konusunda farklı İslam âlimlerinin görüşleri gerçekten de farklılık gösterebiliyor. İşte bu konuda öne çıkan dört büyük İslam âliminin görüşleri:
İmam Ebu Hanife: Hanefi mezhebinin kurucusu olan İmam Ebu Hanife, sünnetin erkekler için güçlü bir sünnet olduğunu belirtir. Ancak, farz ya da vacip olarak nitelendirmez. Yani, yapılması kuvvetle tavsiye edilir ama zorunlu değildir.
İmam Malik: Maliki mezhebinin kurucusu İmam Malik de benzer şekilde sünnetin önemli olduğunu vurgular, fakat farz olarak kabul etmez. Onun görüşüne göre sünnet, müslümanların uygulaması gereken önemli bir gelenektir.
İmam Hanbel: Hanbeli mezhebinin kurucusu İmam Ahmed bin Hanbel, sünneti vacip olarak kabul eder. Yani, sünnet yapmanın zorunlu olduğunu savunur ve müslüman erkeklerin mutlaka bu uygulamayı yerine getirmesi gerektiğini belirtir.
İmam Şâfiî: Şafiî mezhebinin kurucusu İmam Şâfiî ise sünnetin hem erkekler hem de kadınlar için zorunlu olduğunu ifade eder. Bu nedenle, Şafiî mezhebine mensup olanlar sünneti bir dini yükümlülük olarak görürler.
Bu farklı görüşler, İslam dünyasında sünnetin uygulanışında bazı kültürel ve bölgesel farklılıkların olmasına yol açabilir. Her mezhep, kendi içtihatları ve hadis yorumlarına dayanarak bu konuda hüküm verir. Bu yüzden, sünnetin zorunlu olup olmadığı konusundaki karar kişisel inanç ve mezhep tercihlerine göre değişebilir.