Teravih namazının farz olup olmadığını anlamak için öncelikle bu namazın kökeni ve anlamı hakkında bilgi sahibi olmak önemlidir. Teravih, Arapça "tervîha" kelimesinin çoğuludur ve "huzur duymak", "istirahat etmek", "dinlenmek", "sevinmek" ve "kolaylaştırmak için nöbetleşe yapmak" gibi anlamlara gelir. Ramazan ayında yatsı namazının son sünnetinden sonra kılınan bu namaz, her dört rekâttan sonra biraz istirahat edildiği için bu adı almıştır. Hadislerde Teravih Namazı Hadis kaynaklarında, Peygamber Efendimizin eşi Aişe'nin, ResulAllah'ın Ramazan ayı içinde ya da diğer vakitlerde geceleri on bir rekâttan fazla namaz kılmadığını söylediği rivayet olunur. Bu bağlamda, Peygamberin Ramazan gecelerinde kıldığı namazın rekât sayısı hakkında kesin bir bilgi verilmemiştir. Ancak, ResulAllah'ın Ramazan ayının son on gününde itikâfta iken on bir rekât namaz kıldığı, bu rekâtların üçünün vitir olduğu ve geri kalan sekiz rekâtın teravih namazı olduğu kabul edilmektedir. Peygamberimizin Teravih Namazı Kılma Uygulaması Aişe'den gelen bir diğer rivayete göre, ResulAllah bir Ramazan gecesi mescitte nafile namaz kılmış ve ashabından büyük bir kısmı da ona uymuştur. Sonraki gece, katılanların sayısı iyice artmış ve üçüncü veya dördüncü gece mescid insanlarla dolup taşmıştır. Ancak Peygamberimiz o gece yanlarına çıkmamıştır. Sabah olunca, "Yaptığınızı gördüm. Size çıkmamdan beni alıkoyan şey, namazın sizlere farz olmasından korkmamdır" demiştir. Teravih Namazının Farz Olup Olmadığı Peygamber Efendimiz vefat edinceye kadar bir daha Ashaba Ramazan'da ya da diğer gecelerde nafile namaz kıldırmamıştır. Ancak hadis kaynaklarına göre, ResulAllah Ramazan gecelerinde nafile namazı kesin olarak emretmemekle birlikte, iman ederek ve sevabını yalnızca Allah'tan bekleyerek Ramazan ayını ibadetle geçirmeyi şiddetle tavsiye ve teşvik etmiştir. Peygamberin sağlığında, Ebu Bekir'in hilafeti boyunca ve Ömer'in hilafetinin ilk yıllarında teravih namazı topluca kılınmamıştır. Halife Ömer'in hilafetinde, Ramazan geceleri mescitte ayrı ayrı ve küçük topluluklar halinde namaz kılan Müslümanlara namaz kıldırması için bir imam atadığı, ancak kendisinin bu namazı hiç kılmadığı rivayet edilmektedir. Bütün bu bilgilerin ışığında, teravih namazının farz olmadığı sonucuna varılmaktadır. Teravih namazı, sünnet-i müekkede, yani Peygamber Efendimizin düzenli olarak kıldığı ancak farz olmayan bir ibadettir. |